top of page
Yazarın fotoğrafıDilan İŞSEVER

ENGEL DÜŞÜNCELERİMİZ

Güncelleme tarihi: 14 Nis 2021



Engel nedir ? Engel denince akla birçok durum gelebilir. Bir iş yaparken karşımıza çıkan pürüzler engeldir bazen bize. Hatta hayallerimizi kendi düşüncelerimizle engelleyebiliriz. Düşünce bazen bir engeldir o zaman. Bugün burada insan engelini ele almak istiyorum. İnsan özrü, insan engeli, beden engeli. Engelli insanlarımızın var olduğunu konuşalım biraz.




Engelli demek, doğuştan ve ya sonradan herhangi bir hastalık ve ya kaza sonucu bedensel ruhsal, zihinsel, duyusal ve sosyal yetilerini çeşitli derecelerde kaybetmiş, normal yaşamın gerekliliklerine uymayan kişi. Her şey tamam güzel ama ‘normal’ kelimesi ne kadar doğru. Vücudunda ve ya zihninde bir eksiklik olması onu anormal yapar mı gerçekten? Engelli bir arkadaşımızı anormal kategorisine koymak, vücudundaki eksikliğe bir de ruhsal bir eksiklik eklemektir. Yaşamlarını sürdürebilmek yeterince zor iken, insan tabirleri, insan bakışları hepsi ruhsal bir sorun.



Engelli vatandaşlarımızın, yaşamlarını idam ettirmesi bir hayli zor. Çünkü binalar, yollar, asansörler, marketler vs. vs. tasarlanırken engeller düşünülmüyor. Her insanın bir kaza sonucu sonrasında engelle karşılaşma durumu varken, neden tasarımlarımızı engellerimizi dahil etmiyoruz? Binanın 20-30 yıl yaşamasını, sürdürülebilirlikle isterken birkaç güne engelimizin olmayacağını nerden biliyoruz? Düşünsenize bir bina tasarlıyorsunuz, engelli insanlara yönelik hiçbir tasarım yok. Bitti binanız. Açılış günü. Bir kaza yaptınız. Ve artık ayaklarınız yok. Yaptığınız binaya kendiniz tek başınıza değil insanlar yardımıyla giriyorsunuz. Mutlu musunuz? Kim mutlu olabilir ki?




Mimaride tasarım yapılırken, vücudunda eksikliği olan insanlarımızı düşünürken yapılmalı. Bir kültür merkezi tasarlanırken, halka açık tasarlanır. Her insan gelebilir ve oradan yararlanabilir. Bakın her insan. Mantık budur. Peki tasarlanırken engeller düşünülüyor mu? Merdiven kısmına bir rampa eklemek bu kadar zor olmamalı. Asansörleri ,tuvaletleri, biraz daha geniş tutmak. Konferans salonlarında koltuk düzenlerini engelleri düşünerek yapmak… Kocaman bir bina tasarlarken böyle önemli ayrıntıları yok saymak ne kadar doğru?



Engelleri kaldırmak için önce düşüncelerimizden kaldırmalıyız. Bir gün tekerlekli sandalyeye oturun ve şehirde tur atın. Sadece bir gün. Hatta 1 saat yapın bunu. Ya da gözlerinizi kapatın, bastonla yürüyün caddelerde. O zaman anlayacaksınız. Eğer ‘normal’ insan olarak görüyorsanız kendinizi anlarsınız. Diğer türlüsü anormaldir benim için. Anlayışlı günler dilerim.




117 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page