Hayde gidelum hayde hayde gidelum da öyle Ozbiler gibi hadi diyelim gittik o-oo diyip bırakıp projeyi gidebiliyor muyuz gerçekten fom mensupları olarak? Olabiliyor efem. Hadi kalk gidelim bu şehirden!
Her serbest meslek erbabı ailenin piremses/pirems olmayan yeşil pasaportsuz çocuğu gibi memleket görmek isteyip açık kapı arayan ve o kapının -küçükken ziline basıp kaçtığın- üstünde Erasmus yazısını gören binlercesinden biriyim ben, sen gibi.
Bilinenin aksine sadece eğitim değişim programı değilmiş bu Erasmus. Ders intibaklarıyla uğraşmaktan, projeyi yabancı dille verememekten korkanlar ve okuldansa iş yaşamı için bağlantı kurmayı tercih edenler için bir başka yol daha varmış. Ben demiyorum komşular diyor.
Erasmus Plus. Plus olarak adlandırılmasına karşın eksik bir yönlendirme alıyorsunuz. Yok öyle yerimi okul ayarlasın, akşam da sütümü içirip yatırsıncılara yer. Burası survivor. En başından itibaren gerçek bir savaş vermeniz gerekiyor. Ah şu komşular!
Sınırlı sayıdaki kontenjandan yerinizi ayırtana kadar her şey Erasmus (standart one) ile aynı temelde. Ortalama kas, dil sınavına gir, rakipleri ele ve bingo ASİL. Buraya kadar geldin sanıyorsun ki vizesi basılmış pasaportun seni havaalanında bekliyor fakat üzgünüm ortamcı çocuk, uçuyorum şahitlerim var aşamasının henüz ilk aşamasındasın let’s go ya çok var.
Uçmadan önce yapılacaklar I – Uçmak için sebep göster!
Tamam sensin. Tamam kazandın. Fakat staj yeri bulabilecek misin? Burada en büyük sorun sınırsızlık. İhtimal dahilinde o kadar çok ülke var ki yanlışlıkla kendini Avrupa’nın en bilinen naylon şirketiyle mailleşirken bulabilirsin. Organ mafyalarının eline düşmemek adına en presentable’ından bir Linkedin profili oluşturup kurumsal firmaların stajyer ilanlarına başvurabilirsin. Bunun yanında okullara bağlı çalışan dönemsel proje ekiplerini cevap vermeye zorlayana kadar mail yağmuruna tutmak da bir tercih. Yahut ben gibi Erasmus + Stajyeri arayan firmaların ilan yayınladığı çeşitli sitelere pusu kurabilirsin. Asla durma! Olumlu yanıtlar alacaksın hepsine bel bağlama, karar sırasında seçeneklerinin olması iyidir ve artık kim takar İspanya’yı aman Fransa da neymiş kırılmasını yaşayacağın anda tavsiyeme uymanın haklı gururunu yaşayacaksın. Gelen dönütleri ele ve gözüne kestirdiğin şirketlerden davet mektubunu iste. Davet mektubu senin çıkış biletin fakat henüz kanatların yok ruhunda.
Uçmadan önce yapılacaklar II – Beni sen inandır!
Davet mektubunu aldın. Bir göster bakalım Erasmus ofisin onaylayacak mı? İngiytereye giyemez miyim amca sendromu sınır kapısından önce Erasmus Dış İlişkiler Ofisinde yaşanmalı. Maksat prova olsun ki oralarda rezil olmayalım. Diyelim ki ofis şirkete güvendi. Sırada Ülke Avrupa ve Dünya güvenini kazanman kadar küçük bir ödül oyunu daha var. Kazanana vize veriyorlar. Vallahi geri dönücem okuyom ben ya desen bile aşman gereken engel deveye hendek atlatmakla eş. (En azından İngiltere için öyleydi.) Bu durumda her yardıma muhtaç Türk genci gibi ilk başvurduğum mecra kader ortaklarımın tavsiyelerini almak üzere sözlükler oldu. Vizemi ekşisözlük güruhundan sicak gazoz adlı suserin ingiltere erasmus staj vizesi tier 5 adlı başlığına yazdıkları sayesinde aldım. Bundan şimdiye kadar bihaberdi. Seviliyorsun sicak gazoz her kimsen ve neredeysen!
Uçmadan önce yapılacaklar III – Uçuyorsun Meliih!
Şahitlerini hazırlamaya başlayabilirsin artık. Vizen elinde ve sayılı günler kaldı. Telefon hattı, banka kartı, kalacak yer gibi formal şeylerin üzerini çizersek yapabileceğim en büyük uyarı bagaj sınırları. Özellikle hemcinslerim! Dönerken cebinizde olmayan parayla giderken ödediğiniz ekstra bagajı ödeyemeyeceğinizden havaalanında ağlayarak eşyalarınızı eksiltme durumuna düşebilirsiniz. Tabi ki bu ben değilim, komşular birinden duymuş -vah vah.Şimdiye kadar gözü süreçten korkanlar okumayı bıraktıysa, doğal seçilimde sağ kalanlarla beraber uzun yollara devam!
Arkası yarın.
beyza şenatile